30 Eylül 2017 Cumartesi

SOSYAL MEDYADAKİ AV - AVCI OLAYLARI ( ŞAKA MISINIZ ?)




     Sosyal medya kullanan biri değilim. Sadece google + profilim var ve bunuda blog adına kullanıyorum. Ama yazılarımızı paylaşmak amacıyla eklediğimiz gruplar nedeniyle blog dışında da paylaşımlara denk geliyorum tabi.

28 Eylül 2017 Perşembe

YONCALI TERMAL OTEL HAKKINDA YORUMLARIM


     3 günlüğüne gittiğimiz Kütahya yoncalı oteli hakkında fikirlerimi paylaşmak istedim. Öncelikle burayı tercih etmemizin amacı ulaşım mesafesinin azlığı oldu. İnegöl - kütahya arası otobüsle yaklaşık 2 saate  yakın. Oradan da dolmuşla yarım saatte otelin önünde oluyorsunuz. Aslında yazdan beri amacımız denize gitmek olsada bir türlü vakit bulup gidemedik. Derken bir bakmışız havalar soğumuş. Bizse kızıma simit, kolluk, bikini vs. almıştık bile. Hal böyle olunca hiç değilse termal havuza gidelim diye düşünüp harekete geçtik.

24 Eylül 2017 Pazar

Egzamanın tedavisini buldum/Egzama nedir?/Egzama belirtileri ve tedavisi nelerdir?


Egzama nedir? Egzamanın belirtileri ve tedavisi nasıl olur?

     Bu yazımda uzun süreden beri yazmayı düşünüp de vakit bulamadığım bir hastalığa ve kendim bulduğum tedavi yöntemine değinmek istiyorum. Egzama (dermatit) nedir? Deride kızarıklık, şişlik, su kabarcıkları ve kaşıntı gibi belirtilerle ortaya çıkan akut veya kronik bir deri hastalığıdır.

23 Eylül 2017 Cumartesi

İÇİMDE UKTE KALAN BEBEK ARABASI



     Öyle dünya malıyla kafasını bozmuş biri değilim. 'Azı karar çoğu şeytana yarar ' düşüncesiyle hareket ettiğimde çok doğru. Ancak bu ifade her zaman ve herkeste aynı ön seziye sebep olmuyormuş malesef.

19 Eylül 2017 Salı

Nefis kol böreği tarifi ve püf noktaları


    Börekçi geldi haaanımmm... Tazecik kol böreğim var. Yiyen memnun yemeyen bin pişmannnn... 😁

    Üst tarafı çıtır çıtır içi ise yumuşacık harika patatesli börek yaptım. Eşim parmaklarını yedi. " Aynı annemin ki gibi olmuş " dedi. Yuppiiii ben yaptım yaa ben. Hemde ben yani.

    Merak edenler için tarifimide buraya konduruyorum ;

18 Eylül 2017 Pazartesi

KİLO ALDIRAN NEDENLERİ AÇIKLIYORUM



"Şişman insan mutlu insandır." derler ya evet bencede doğru. Ta ki zayıfları görene kadar.

Sonrasında derin iç geçirmeler, kıskanmalar ve tühlemeler başlar. Akıllarına giyemedikleri taytlar, bulamadıkları xll beden kıyafetler geldiğinde buruk bir acı hakim olur kalplerinde. Ve sonrasında bir türlü oturamadıkları salıncaklarla daha da içselleşir bu dürtü. Dikkat ederseniz bedenlerini yarım pansiyon gibi kullanan yağları saymıyorum bile. ( Bu yukarıdaki yazdıklarımın hepsi sizleri biraz daha hırslandırmak içindi. Lütfen kızın bana ve hırslanın. Unutmayın iradeli, sabırlı ve hırslı olmazsanız yapacağınız tek şey boşuna konuşmak ve her pazartesi diyete başlayıp salı bitirmek olur.)

Ama mutlu insanların ortak özelliklerinin kilo olmasıda beni ayrıca şaşırtıyor tabi. 😄 Ki bunu da yiyeceklerin içindeki maddelere bağlıyorum. Yine de bu mutluluğa fazla özenme taraftarı değilim. 

Acaba neden ve nasıl kilo alınır ? Buyrun şimdi kilo aldıran sebeplere bakalım ;

* Az su içmek ( su içsem kilo alıyorum tabirini dövercesine bir madde. :) Aksine yemek öncesinde, sonrasında veya arasında sürekli su içerseniz bu mideye doluluk hissi vereceği için yeme isteğinizi azaltır.)

* Akşam 18:00'den sonra yemek,( özellikle yatağa giderken atıştırmak.)

* Hızlı yemek,( hızlı yediğinizde vücut beyine tokluk iletisini gönderene kadar dahi siz yemeye devam ediyorsunuz. Yavaş yavaş yiyin ki beyin bunu algılayıp sizi durdurabilsin.)

* Yemeğe çok aç oturmak. ( Aç oturduğunuzda bir türlü doymak bilmezsiniz. Herşey daha lezzetli gelir ve hep son bir kaşık daha dersiniz.)

* Yanlış oturuş pozisyonu, ( tek bacağı dizlerden itibaren yukarı kaldırarak oturmak doğru pozisondur. Bacak mideyi sıkıştırdığından masadan erken kalkma ihtiyacı hissedersiniz.)

* Ekmek çok yiyip yemeği az tüketmek, ( Hem yemeğin vitaminlerinden daha çok faydalanmak hemde karbonhidrattan uzak durmak amaçlı yemeği daha çok tüketip mide kapasitesini yemekle doldurun.)

* Sık sık yemek, ( Her seferinde doyum eşiğine ulaşmadığınız için sürekli yeme hissiniz olur. Onun yerine iki öğün daha kurtarıcıdır. Özellikle öğlene doğru bir kahvaltı yapmak. İkindi gibi de akşam yemeği yemek sizin daha az kilo almanıza neden olur.)

*  Tok tutan yiyecekleri yememek,( yoğurt, yumurta, yulaf ezmesi, sütlü kahve, leblebi gibi gıdalar sizleri daha uzun süre tok tutar. )

* Meyveyi çok fazla tüketmek, ( Meyveden birşey olmaz anlayışının aksine içindeki şeker oranıyla fazlası kilo aldırabilir.)

* Ayakta atıştırmak, ( özellikle acele işi olanların tercih ettiği bu yöntem kilo açısından tehditkardır.)

* Yiyecekleri göz önünde bulundurmak,( Göz görünce midede ister :) ve nefsinize hakim olamayıp yemek istersiniz.)

* Aşırı yağlı yemek,

* Hareketsizlik,

* Tabağa çok porsiyon koymak, ( Koyduğumuz yiyecekleri genelde bitirmek zorundaymışız düşüncesine sahip olduğumuz için silip süpürürüz. Ama merak etmeyin o yemekler arkamızdan ağlamıyor. Aksine kedi, köpeklere vererek onları da memnun edebilirsiniz.😄)

* İlk olarak ana yemeği yemek, (Önce ortaya koyduğunuz salata, yoğurt ne ile yiyecekseniz ondan başlayın. Ana öğünü onlar gibi düşünün. )

* Kalori değerini yükseltmek,( Bunun yerine çok fazla katkı yapmadan yemeyi tercih edin. Örneğin ; makarna başlı başına karbonhidrattır. Siz üzerine kıymalı sos yapar birde başemel sos ve kaşar eklerseniz. Duble kalorili bir yemek yemiş ve şişmiş olursunuz. 😂)

* Tatlıyı fazla kaçırmak,( 3 beyaz ilkesine mümkün olduğunce uymalıyız.)

* Ve son olarak midemizi çöplük niyetine kullanmak, ( çöpe atmayalım günah diyerek bir çok yiyeceği kusasımız gelene kadar yiyoruz. )

       Zayıflamak hayal değil hayattır. Yeter ki isteyin... Herkese düdüklerini tutabilecekleri günler diliyorum.  Sevgilerimle...

Kişisel blog- Annesinin Prensesi 🌈

16 Eylül 2017 Cumartesi

BLOGGERLAR VE HUY ANALİZLERİ 5 ( HERTELDENŞEF )



     Bloggerlarla huy analizi 5 serimizin sıradaki konuğu Herteldenşef. İsminden dolayı genel konulardan bahsettiğini düşündürmesine rağmen özünde sosyol durumlar, felsefe ve psikolojiye yer veren bir blogdur. Okurken eğlendiren, eğlendirirken öğreten bu bloğun ev sahibini tanıyalım bakalım.

    Bloggerlarla huy analizi 5 ( herteldenşef) ;

14 Eylül 2017 Perşembe

KIRMIZI KIYAFET KOMBİNİ VE BİR GARİP HALLER



    Dünya dünya olalı böyle tembellik görmedi. 😁 Bu aralar hayli abarttığımı farkındayım. Dedim ya ölü toprağı atıldı sanki üstüme. Bayram seyran derken birde düğünler, nişanlar eklenince alışveriş derdine düşmekten buralara uğrayamadım. Hıı ayrıca hayatıma oturan kocaman birde internetsizliğim vardı üstünüze afiyet. Gelen gınalardan sıkılınca eşimle konuşup gb arttırmaya karar verdik. Ama çokta farkedeceğini sanmıyorum. Bende bu site gezme hastalığı oldukça daha çooookkk böyle dım dızlak kalırım ben. 😁

4 Eylül 2017 Pazartesi

O BLOG, BU BLOG, ŞU BLOG REKLAM ALIYORSA KİME NE ?



    Neden bazı insan ! lar başkalarının hayatına, fikrine müdahale etmek istiyor ?

   Neden yada nasıl bu yetkiyi kendilerinde görebiliyorlar ? Anlamıyorum. Açıkçası onlardan olmadığım içinde anlayabileceğimi sanmıyorum.

    Hiç bir şeye kızmadım. Bunu şimdiden belirtmek istiyorum. Sadece her kafadan bir ses çıkmasına alıştığımız halde her blogdan bir yazı çıkmasına da alıştırmaya çalışıyorlar bizi. Elbette ki herkes düşüncelerini özgürce söyleme hakkına sahip. Ancak bu özgürlük kavramını başkalarının özel hayatına parmak basarak yapmanın alemi var mı ?